Bir kayıkçının oğlu olan Mirko, on iki yaşındayken kimsesiz kaldığı için iyi yürekli bir adam tarafından evlat edinilmişti. Baba dediği bu adam onun eğitimi için elinden geleni yaptı. Fakat Mirko, okumayı bir türlü öğrenemiyordu. Diğer tüm işlerde de rahatsız edici derecede yavaştı.
İşlerini bitirdiğinde hiçbir şeyle ilgilenmez, öyle boş boş bakardı. Fakat günün birinde tuhaf bir şey oldu. Babası satranç oynarken aniden gitmesi gerekmişti. Böylece Mirko çekinerek babasının sandalyes ...